Siyasi partiler kanunu ve seçim üzerine-Mustafa-Goktas-Kose-Yazisi-http://www.anamurunsesi.com/

"ÇETKODER GENEL BAŞKANI YAZIYOR"

Siyasi partiler kanunu ve seçim üzerine…

Tam 7 yıldır yazarım, söylerim, basın açıklamaları yaparım, ama henüz netice yok.

Bakın bugün gündeme düşen habere göre seçim yasasının değişikliği ile ilgili TBMM de çalışma varmış. Madem böyle bir çalışma var, bizimde Tüketiciler olarak taleplerimiz var.

Dikkate alırlar ise her biri birer tüketici olan vatandaşlarımız mutlu olacaktır.

17.03.2010 www.anamurunsesi.com yazdı.

____________________________________________________________________________

Siyasi partiler kanunu ve seçim üzerine…

Tam 7 yıldır yazarım, söylerim, basın açıklamaları yaparım, ama henüz netice yok.

Bakın bugün gündeme düşen habere göre seçim yasasının değişikliği ile ilgili TBMM de çalışma varmış. Madem böyle bir çalışma var, bizimde Tüketiciler olarak taleplerimiz var.

Dikkate alırlar ise her biri birer tüketici olan vatandaşlarımız mutlu olacaktır.

Bakın 15 Mart Dünya Tüketiciler günü idi. Ve ben orada millete seslenirken evrensel kabul görmüş tüketici haklarından bahsetmiştim. Buna göre en temel tüketici hakları içinde ‘temsil edilme hakkı, seçme ve seçilme hakkı’ bulunmakta. Ama Dünyada bu hak uygar ve çağdaş devletlerde eşit ve tarafsız uygulanırken ve yasal güvenceler altına alınmışken bizde halen bu haklar birilerinin imtiyazı altındadır. Bakınız ABD’ye… Bakınız AB ülkelerine. Ve hatta Doğu bloğu ülkelerine…

Bizde halen uygulanan siyasi Partiler Yasası (SYP) eskidir ve içerisi anti demokratik maddeler ile doludur. O Demokratik olmayınca ona bağlı olarak ortaya çıkan partilerin kendi iç anayasası olan TÜZÜKLERİ demokrasiden uzak kalmaktadır. Çünkü parti tüzüğü gücünü Siyasi partiler yasasından almaktadır. Oysa Anayasamız açık. Siyasi partilerin tüm çalışmaları Demokrasi çerçevesinde olacak diyor. Ama nerede? Bu güne kadar buna kim şahit oldu? Bizdeki Tüm siyasi partilerde LİDER EĞEMEN bir sistem mevcuttur. İnceleyin bakın. Her siyasi partide seçme ve seçilme hakkı kendi iç tüzüklerinde farklı ele alınmış, aday olacak ve sıralamaya girecekler için farklı yollar oluşturulmuştur.

Demokratik olmayan, hak, hukuk ve adaletten yoksun aday tespitleri başta olmak üzere çok sayıda hoş olmayan kurallar vardır.

Siyasi partiler yasasında çok acil aşağıdaki düzenlemeler yapılmalı ve garanti altına alınmalıdır. Kanun elastiki değil, amir hüküm taşımalıdır.

1 – Siyasi partilerde İl, ilçe, belde başkanı seçimle gelmeli ve seçimle gitmelidir. Yüz kızartıcı ve ayrıca devlete karşı suç işlenmiş ise ve bu tespit mahkeme kararı yâda soruşturma neticesi netleşmişse o zaman işten el çektirilmelidir. Eften püften teşkilatlar alınmamalıdır.

2 – Delege sistemi artık günümüz koşullarına uygun düşmemektedir. Bir belde, ilçe, il yönetim kurulu seçiminde belki delege oyu ile tespit kolaylık sağlayacaktır ama masa başında yazılan, birileri tarafından ayarlanan deleğe ile yapılan seçimler doğru sonuç vermeyecektir. O nedenle, Partilerde delege tespiti, mutlaka seçimle yapılmalıdır. Siyasetin temelinde seçim vardır. Delegede bu işin temelidir. Öyle ise Belde, ilçe, il delegeleri bulunduğu yerde delege olacak kişinin ikameti olan yerde sandık konarak o yörede kayıtlı bulunan parti üyelerince seçilmelidir. Bu şekilde seçilmelidir ki partili tabanın ve seçmenin iradesi sandığa adil yansısın. Neticede bu adalet sistemi en alt kademede sağlanırsa herkes hakkına ve hukukuna saygı duyar, güven ortamı da oluşur.

3 – Belediye Başkanı, Milletvekili adayı, İl genel meclisi üyesi, Belediye Meclisi üyesi belirlemeleri de bir esasa bağlanmalıdır. Yıllarca partisine hizmet veren kişiler sıra seçime geldi mi dışlanmakta, torpilli olanlar sıralamalara girmektedir. Bu yanlış ve demokratik değildir. Eğer kişi milletvekili adayı olacak ise kesinlikle hangi ilde ise ve seçim çevresinde ise o listeye girmesi için o yörede kayıtlı üyelerin katılım yapacağı hâkim huzurunda ön seçimler ile belirlenmelidir. Ve bu şekilde belirlenen adayların sıraları ile oynanmamalıdır. Yok genel merkez kontenjanı, yok genel başkan kontenjanı uygulaması demokratik değildir. Hakça bir uygulama değildir. Eğer genel başkanlar ve merkezler çalışacak kendine has bir ekip kurmak istiyorlar ise onu da yasal düzenleme ile yapmalı 50-70 kişilik bir Türkiye milletvekilliği modeli oluşturmalı bu hakkını orada kullanmalıdır.

4 – Belediye başkanı seçimi ve il genel meclisi ile belediye meclisi seçimleri de aynı usul ve esaslar ile kayıtlı partili seçmenine sorulmalı, onlarda sandık konarak belirlenmelidir.

Bu şekilde oluşacak listeler itiraza mahal bırakmayacağı gibi, adaleti sağlayacak, öte yandan güven bunalımını ortadan kaldıracaktır.

5 – Her dönemde bir takım kişiler bulundukları görevlerde yükselmek ve bir makama gelmek için aday adayı olurlar. Bununda önünü kesmek gerekir. Aday adaylık süreci herhangi bir partiden olan kişi, bürokrat yâda sivil orada aday olamamış listeye girememiş ise bir başka çatıdan tekrar aynı seçim dönemi için aday olamamalıdır. Yani o parti olmadı, diğerinden olurum şekli ortadan kalkmalıdır.

6 – Eğer partiye kayıtlı üye ile seçilecek kişileri belirlemek fikrini doğru bulmadınız ise, o zaman daha adil olun. Milletin önüne TERCİH yapabileceği seçenek koyun. Dayatmayın. Millet kendi iradesi ile seçsin. Örneğin, milletvekilliği seçiminde bir seçim bölgesinden 15 milletvekili çıkarılacaksa, siz kendi partiliniz önüne, size yapılan tüm müracaatları koyun ön seçim yapın, onlar bu sıralamayı yapsınlar. Yok, böyle olmaz diyorsanız, Seçim kuruluna 15+15 isim bildirin oy kullanacak seçmen vatandaş TERCİH hakkını kullansın kimi Mecliste görmek istiyorsa ona oy versin. Geçmişte iyi kötü bu sistem uygulandı. Aksayan yönlerini tamir edip uygulamaya koyun.

Şu demokratikleşme döneminde lütfen bu seçme ve seçilme hakkımızı adil, eşit, hakkaniyet ölçüsünde kullanmamızı sağlayın.

Onun bunun, egemen güçlerin değil, Halkın iradesi meclise tam yansısın.

Bu günlük bu kadar... Devam edecek.