PASKALYADA
ÇAM FİDANI EKELİM
HATAY
-
Çevre Ve Tüketici
Haklarını Koruma Derneği Genel Başkanı
Mustafa Göktaş Bugün geldiği ANTAKYA-
HATAY’da Dernek gönüllüleri ile bir
araya geldikten sonra Hıristiyanlık
âleminin önemli günü olan ve ülkemizde
de kardeşçe birlik ve beraberlik içinde
yaşadığımız Hıristiyan vatandaşlarımızın
yarın itibari ile törenler ile kutlamaya
başlayacakları PASKALYA bayramları için
kutlamada bulundu.
03.04.2010 tarihinde anamurunsesi.com
yazdı.
PASKALYADA ÇAM FİDANI EKELİM
Çevre Ve Tüketici Haklarını Koruma
Derneği Genel Başkanı Mustafa Göktaş
Toplumsal kalkınma, bilinçlenme ve
mutabakat adına yaptığı çalışmalar
nedeniyle geldiği HATAY’DA yarın
kutlanmaya başlanacak olan Hıristiyanlık
âleminin PASKALYA Bayramını kutladı ve
açıklama yaptı.
“Paskalya’yı çam fidelerini toprakla
buluşturarak kutlayacaklar”
HATAY
- Çevre
Ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği
Genel Başkanı Mustafa Göktaş Bugün
geldiği ANTAKYA- HATAY’da Dernek
gönüllüleri ile bir araya geldikten
sonra Hıristiyanlık âleminin önemli günü
olan ve ülkemizde de kardeşçe birlik ve
beraberlik içinde yaşadığımız Hıristiyan
vatandaşlarımızın yarın itibari ile
törenler ile kutlamaya başlayacakları
PASKALYA bayramları için kutlamada
bulundu.
PASKALYA BAYRAMI KUTLAMALARI BAŞLIYOR
Göktaş, “Paskalya Hıristiyanlıktaki
en eski ve en önemli bayram. İsa'nın
çarmıha gerildikten sonra 3. günde
dirilişi kutlanır. Doğu ve Batı
kiliseleri arasında farklılıklar olmakla
beraber, Paskalya dönemi yaklaşık olarak
Mart sonundan Nisan sonuna kadar olan
dönemdir. Her sene sabit bir tarihte
gerçekleşmeyen ve dünya kiliselerinin
çoğunda Pazar günü kutlanan Paskalya
Günü ise, Kıyam Yortusu, Diriliş Pazarı
ya da Diriliş Günü olarak da
adlandırılan önemli bir bayramdır”
açıklaması yaptı.
HIRİSTİYAN KARDEŞLERİMİZİN ÖNEMLİ GÜNÜ
Göktaş, “Biliyorsunuz yurdumuzun her
yöresinde bu kardeşlerimiz var. Benim
doğup büyüdüğüm Mersin’de de, Hatay’da
da, Mardin’de, İstanbul’da, izmir’de,
Ülkenin her yerinde bulunan bu
kardeşlerimiz yarın bu önemli günü
kutlamaya başlayacaklar. Hıristiyan
inancında, İsa'nın MS 29 ila 33 yılları
arasında öldüğü kabul edilir. Paskalya
bayramına dair en eski kayıtlar 2.
yüzyıla aittir, bununla birlikte İsa'nın
dirilişinin anılması muhtemelen daha
eski tarihlere dayanır. İsa'nın
dirildiği günü belirleme hususu, 8.
yüzyıla kadar Doğu ve Batı kiliseleri
arasında başlıca tartışma konularından
biri olmuştur. Anadolu'daki
Hıristiyanlar İsa'nın çarmıha gerildiği
günü, Yahudilerin Pesah (Hamursuz
Bayramı) olarak kutladığı, baharın ilk
dolunayından sonraki 14. gün (Yahudi
Takvimi'ne göre 14 Nisan) olarak
belirlemişlerdir. Diriliş gününü de
-haftanın hangi gününe geldiğine
bakılmaksızın- bundan iki gün sonrası,
yani 16 Nisan olarak belirlemişlerdir.
Ancak Yahudi Takvimi'nde de adı Nisan
olan bu ay, günümüzde kullandığımız
Gregoryen Takvimi'deki Nisan ayı ile
örtüşmemektedir. Modern Mart ve Nisan
aylarının bir kısmını kapsamaktadır.
Batı Kiliselerinde ise İsa'nın bir Pazar
günü dirildiğine inanıldığı için, Yahudi
14 Nisan'ından sonraki ilk Pazar günü
"Diriliş Günü" kabul edilmiştir. Zamanla
diğer kiliseler de bu geleneğe uymuş ve
kutlamalar Pazar günü yapılmaya
başlanmıştır. Günümüzde Quartodesiman
(14ncü güncü) denen ve Diriliş gününü
haftanın hangi gününe geldiğine
bakmaksızın kutlayan kiliselerin sayısı
oldukça azdır. 325 yılındaki İznik
Konsili'nde, Paskalya'nın bahar
ekinoksundan (21 Mart) sonraki ilk
dolunayın ardından gelen Pazar günü
kutlanması kararı alınmıştır. Bu nedenle
Paskalya, Gregoryen Takvimi'ne göre 22
Mart ile 25 Nisan arasındaki Pazar
günlerinden birine denk gelir. Doğu
Ortodoks Kiliseleri, Jülyen Takvimi'ni
temel aldıkları için kutlamalar
genellikle Protestan ve Katolik
kiliselerinden sonra gerçekleşir.
Latince ve Yunanca'ya da İbranice'den
geçen bu kelime "dokunmadan geçmek"
anlamına gelir ve İsrailoğulları'nın
Mısır'daki esaretten kaçışına veya
İsrailoğulları'nın ilk doğan çocuğunun
canının bağışlanmasına gönderme yapar.
Yaygın olarak kiliselerde düzenlenen
ayinlerin dışında, kutlandığı ülkeye
göre değişik gelenekler vardır. Bunlar
arasında en yaygını şahısların birbirine
genellikle çikolatadan yapılan Paskalya
tavşanı ve Paskalya yumurtası hediye
etmesidir. Paskalya, perhizle geçen beş
haftalık (büyük perhiz) bir hazırlık
dönemi ile son haftayı (kutsal hafta)
kapsar. Paskalya Günü'nde (Diriliş Günü)
sona erer. Paskalya Günü için evlerde
özel çörekler (Paskalya çöreği) yapılır;
yumurta (boyalı paskalya yumurtası)
haşlanır; mumlar yakılır; dualar okunur.
Süryanilerin temmuz ayında kutladıkları
Meryem Ana Paskalyası adı verilen yortu
da Paskalya kavramı içine girer. Katolik
Kiliselerinde, Paskalya gecesi ayininde
yeni ateş kutsanır, Paskalya mumu
yakılır; Kitabı Mukaddes'ten bölümler
okunur, vaftiz törenleri yapılır.
Hıristiyanlığın başlangıç döneminde
vaftiz törenleri, yılda yalnızca bir
kez, Paskalya gününde yapılırdı. Rum ve
Rus Ortodoks Kiliselerinde gece
ayinlerinden önce kilise dışında bir
ayin alayı düzenlenir. Alay kiliseden
çıkarken hiç ışık yakılmaz; dönüşte ise,
İsa'nın dirilişini simgelemek için
yüzlerce mum yakılır” dedi.
HER BİRİ BİZLER GİBİ BİRER TÜKETİCİ OLAN
VE AYNI ZAMANDA BERABER YAŞADIĞIMIZ
HIRİSTİYAN KARDEŞLERİMİZİN PASKALYA
BAYRAMLARINI KUTLARIM
Göktaş, “Toplumsal kalkınma,
mutabakat, barış, iç içe olan ve bir
bütün olarak ele alınması gereken
hususlardır. Her şeyden önce İNSAN
diyoruz. Ve her şeyden önce YAŞAM
diyoruz. Birbirimizin acil ve mutlu
gününde birlik olmalıyız, bir araya
gelmeliyiz, hoşgörü ve tevazuu elden
bırakmamalıyız. Bu bağlamda içimizdeki
bu kardeşlerimizin önemli günleri olan
ve yarından itibaren kutlanmaya
başlanacak olan 1 ay sürecek olan bu
önemli bayramlarını, günleri saygı ve
sevgi ile kutlarız” dedi.
Göktaş, “Mersin, Hatay, Adana,
G.antep, Mardin, İstanbul, Ankara, İzmir
başta olmak üzere ülkemizin çeşitli
yerlerinde bulunan ve tanıdığımız
bildiğimiz kardeşlerimize birer çam
fidesi ile gideceğiz ve bunun toprakla
buluşmasını sağlayıp, sevgiyi, sadakati,
bölüşmeyi, paylaşmayı, saygıyı,
kardeşliği o fidelerde yeşerteceğiz”
dedi.
___________________________________________________
Anamur'un ve Anamurluların Buluşma
Adresi ve Gerçek Sesi..."
ANAMUR'UN SESİ
|