ANAMUR'UN SESİ
"Anamur'un ve Anamurluların Buluşma Adresi ve Gerçek Sesi..."
arama   site haritası
 

 

 

   “SORUN-SÖYLEYELİM…”

"S O R U L A R I N I Z I   B E K L İ Y O R U Z”

 

Sorularınız için:

 

e-posta adreslerimiz :
  
       1. g.mert33@hotmail.com
         
2. anamurunsesi@hotmail.com
    
     3. anamurunsesi@gmail.com
   
 Mektup :Gazi Mert. Güzelyurt mah.19 Mayıs Cad. No : 21 - ANAMUR
   
 Cep telefonu : 0 505 5911345

 

  16.10.2011'de www.anamurunsesi.com yazdı.


     SORUN-SÖYLEYELİM-42

 

          Sayın İsmail KURT soruyor:

 

   İSLAM'DA KAKMACILIK SANATIYLA İLGİLİ BİLGİ VERİR MİSİNİZ?

 

SORU :  Selatin camilere girdiğimizde Selatin Camilerinin mihrap, minber, vaaz kürsülerinin çok güzel oymacılıkla yapıldığını görüyoruz.

    Geçenlerde İstanbul’da bir Selatin camiye ikindi namazına gitmiştim.

    Yaklaşık 50-60 kişilik turist grubu camideki bu oynamaları inceliyorlardı, değişik açılardan fotoğraflarını çekiyorlardı.

    Oymalarla süslenmiş ve ahşaptan yapılmış olan minber, vaaz kürsüsü,mihrap,pencere ve kapılardaki el yapımı oymaları dakikalarca incelediklerini gözlemledim.

    Rehberin anlattıklarını biraz dinledim. Osmanlılarda ve İslam’da Kakmacılıktan söz ediyor ve bu oymaların kakmacılık sanatı olduğunu söylüyordu.

    Kakmacılık sanatı nedir?

 

CEVAP : Osmanlılar döneminde büyük camilerin ahşap yapılarındaki oymalar gerçekten Kakmacılık sanatının en güzel örnekleridir.

 

Kakmacılık Müslüman sanatçılar tarafından geliştirilen bir sanat şeklidir.

 

Eski Mısır, Yunanistan, Bizans bu kakmacılık sanatının ilk örneklerinin görüldüğü ülkelerdir, uygarlıklardır.

 

M.Ö. 2000 yıllarında Mısır’da, Firavun Tutankamon’un mezarında bulunan tahta eşyalar üzerinde görülen fildişi ve altın kakmalar bilinen en eski örneklerdir.

 

Rönesans dönemini incelediğimiz zaman bu dönemde İtalya’da kakmacılık sanatının çok üstün bir düzeye ulaştığı görülür. Doğu’da kakmacılığın geliştiği merkezlerin en önemlilerinden biri İstanbul olmuştur.

 

Avrupa’da kakmacılık mobilya ağırlıklı iken Osmanlılarda ev eşyaları üzerine uygulanmaya başlanmıştır.

 

Bazı Osmanlı padişahlarının bu süsleme sanatıyla yakinen ilgilendikleri de bilinen bir durumdur.

 

İslam sanatı olarak da soruda bahsettiğiniz şekliyle camilerin mihrap, minber ve vaaz kürsülerinde kendini göstermektedir. Kakmacılık; tahta, taş, maden, mermer gibi maddelerin bazı yerlerinin ovularak içine aynı cinsten veya daha kıymetli maddelerden parçalar kakma yöntemiyle gerçekleştirilen süsleme sanatıdır.

 

Kakmacılık Osmanlılardan da önce, İslamiyet’in ortaya çıkışından da önce ortaya çıkan en eski sanatlardan biridir.

 

Ağaç, taş, maden, gümüş, pirinç, kılıç, tüfek, kama üzerine oymalar vapılarak değerli taşlar, metaller, sedef, fildişi gibi malzemeler içine oturtulduktan sonra yüzey düzeltilerek kakma işi tamamlanmış olur.

 

Kullanılan malzemeye göre kakma işi de özel bir isim alırdı.

 

En çok sedef, fildişi, abanoz kullanılmıştı.

 

Sedef kakmacılığı Osmanlıların kullandığı en yaygın kakma biçimidir.

 

Bu işi yapan kakmacılara sedefkari diye adlandırılmıştı.

 

Gümüş ve pirinç eşya üzerine kakma altın yada gümüş tellerle yapılmıştı.

 

Kitap kapakları, silahlar, ayakkabılar, fincan zarflarına yapılan kakmaların yanında mimari alanda da kakmacılık gelişmiştir.

 

Mimar Sinan bu sanata çok önem vermiştir.

 

Günümüzde kakmacılıkta yeni yöntemler uygulanmaya başlamıştır.

 

Dekupaj makinaları, yapay recine plakaları, formika bu sanatta kullanılmaktadır.

 

Hoşça kalınız.

 

          Selatin Camileri

    Osmanlı sultanlarının ve eşlerinin yaptırdığı camilere denir. selatin sultan sözcüğünün çoğuludur. sultanların yaptırdığı özel camilerdir. Birden çok minaresi olması ve tüm gün kapılarının açık olması gibi özelliklere sahiptir.

    Hünkâr mahfili vardır. Birden fazla minareye sahiptirler. Büyük camilerdir. 24 saat açık olmalıdırlar. Klasik dönemde , savaşlardan edinilen ganimetle bütçelendirilmişlerdir. Sefere gitmeyen padişahın selatin camii inşa ettirmemesi gerekir.(Sultan 1.Ahmet bu geleneğe uymayıp Sultanahmet Camii'ni inşa ettirmiştir.)

      En önemli Selatin camiler:

    Süleymaniye Camii, Selimiye Camii, Sultanahmet Camii, Şehzade Camii, Nuruosmaniye Camii, Fatih Camii, Eyüp Camii, Yeni Cami, Beyazıt Camii.

    Klasik dönemde selatin camilerin inşaa masrafları savaş ganimetlerinden karşılanırdı, döneminde herhangi bir galibiyeti omayan sultanlar selatin cami inşa etmekten hicab ederdi.

    Bu durumun en güzel örneği 3. murat'tır kendi döneminde büyük bir zafere nail olamayan 3. murat İstanbul yerine, şehzadelik yıllarını geçitdiği manisa'da bir şehzade camii inşa ettirmiştir.

    Ancak bu gelenek zaman içinde yozlaşmıştır bu durumun en önde gelen örneklerinden biri Sultan Ahmet camiidir, camii Sultan 1. Ahmet tarafından herhangi ciddi bir zafer kazanılmamış olmasına rağmen inşa ettirilmiştir.

    Osmanlı içinde oldukça karışıktır bir dönem içerisinde bulunulmasına ve pekçok kentte isyanlar çıkmasına rağmen Ayasofya'nın tam karşısına bir nevi minareyi kılıfına uydurarak celali isyanlarının bastırılmasını kutlamak amacıyla yapıldığı ileri sürülerek inşa edilmiştir.

    On sekizinci yuzyilla birlikte bu gelenek ortadan kalkmış, ve selatin camiler herhangi bir zafer ya da ganimet ihtiyacı duyulmadan inşa ettirilmiştir...

Kaynak:
www.tr.wikipedia.org

 

 

 

 

Gazi MERT
      Eğitimci/Yazar
  
    g.mert33@hotmail.com

 

 YAZILAR TOPLAM    DEFA OKUNMUŞTUR...

_____________________________________________________________________________

 

"Anamur'un ve Anamurluların Buluşma Adresi ve Gerçek Sesi..."
ANAMUR'UN SESİ

   

  Başa Dön 

Yazdır

 
 
 
Copyright © Tüm Hakları Saklıdır [Çınar Arıkan]